BELKİ ALIŞMAN LAZIM***DUMAN
Duman'ın bahsettiği o eski köprünün altında gerçekten de büyük müzikal hikayeler yaşanmıştı. Bu hikayelerin çoğu da hüsranla sonuçlandı.
Bir dolu grup kuruldu, o iyi gruplar köprü yandıktan sonra açılan onlarca rock bar'da cover çalan grupçuklara dönüştüler. Bu yüzden Kaan Tangöze, Batuhan Mutlugil ve Ari Barokas'ın Duman olarak bambaşka bir müzikle bugün bulundukları yere gelmesine şapka çıkarmak lazım. Duman'ı farklı kılan unsurların başında Kaan Tangöze'nin vokalleri geliyor. Vokaller taş plaklardan fırlamış gibi. Ecnebilerin 'unique' dediği şeyi tamamına erdiriyor. Grup içinde geri plana çekilmiş gibi duran Batuhan ve Ari hakkında söylenecek çok şey var. Batuhan ve Ari enstrümanistlerimize hakim olan 'ben partisyonlarımı çalarım sonra da çıkar giderim' şeklindeki anlayışı bertaraf ettiler. Duman'ın grup olmasını sağladılar. İkisi de en meymenetsiz şarkılara ruh katacak formülleri bulmuşlar. Grup olduktan sonra geriye tek mesele kalıyor, o da adam gibi prodüktör bulmak. Bu noktada devreye giren Murat Akad zekasını ve becerisini kayda aktarırken son derece kompleksiz davranıyor. Prodüktörlük yüce bir mertebe, bu mertebede olmanın gereklerini yerine getirmiş adamlara bir bakın. Bir Nigel Godrich, bir Paul Corkett kolay yetişmiyor. "Belki Alışman Lazım"ın bir özelliği var. İstiklal Caddesi'ndeki dükkanlarda bangır bangır çalınan anlamsız pop hit'lerini silip attı. Albümün ve Duman'ın bende uyandırdığı hisleri böylece (abartmaksızın) sizlere aktardıktan sonra favori şarkımı da çıtlatayım; gitar tonları ve punk yürüyüşü ile dikkatimi cezbeden 'Belki Alışman Lazım'. Her ne kadar albümün olası hit'leri arasında adı anılmasa da.